ARÇELİK GASTRO İSTANBUL: 2.GÜNÜN ARDINDAN...

Bu gün "Arçelik Gastro İstanbul"da 2. gün... kısa bir süredir devam ettiğim bir hobi kursunun gününe denk geldiği için bu sefer Küçükçiftlik Parkı'na ulaşmam saat 16:00'yı buldu, eşim ve arkadaşımız daha önceden gelmişler, kahvelerini bile içmişler beklerken, ben daha kapıdan girer girmez düne nazaran daha kalabalık bir topluluk gözüme çarptı, saat 15:00- 16:00 arasında yapılacağı duyurulan  Refika Birgül' ün "Refika ile mucize lezzetler" etkinliğine oldukça geç kalmama rağmen, büyükçe bir tepsi "sebzeli tepsi kebabı"nın  hanımlar tarafından küçük çapta bir izdihamla paylaşımına yetişebildim. Arçelik standında yarın ve Pazar günü "Refika ile mucize lezzetler" etkinliği devam edecek, TV programından kendisini takip eden hanımların aynı ilgiyi göstereceklerine eminim. 

"Refika Birgül" yemek etkinliği ve  Arçelik ...

Saat 17:00'den sonra kalabalık daha da arttı ve çimlerin üstündeki alanda oturacak yer kalmadı. 
Eşime değişik kezzetler tadarak bana değerlendirme yapmasını rica ettim, ancak her zamanki gibi alışık olduğu, sık gittiği bir restoranın standından favori yemeklerinden olan  "köfte- pilav" dolu tabağıyla  arz- ı endam edince ondan ümidimi kestim,  biz de arkadaşımla dolaşmaya başladık. 
Bugün dikkatimi çekenler şunlar oldu:  yerel üreticilerin, yöresel tatların tanıtımı için hazırlanan standların  daha fazla ilgi görmesi, yabancı misafirlerin katılımında görülen artış... Önceki yazımda bahsettiğim şekilde menülerinde değişiklik yapan restoranlar kadar, aynı menüyü devam ettirenler de dikkatimi çekti 

Restoran şeflerine ikinci gündeki düşüncelerini sorduğumda daha çok şöyle bir yorum yapıldı:"iki gündür festival ziyaretçilerinden ziyade basının talepleriyle meşgulüz, aslında bundan şikayetçi değiliz ama durum bu..."   Biraz sonra ne demek istediklerini anladım, güzel bir gazeteci genç kızımız heyecanlı bir şekilde gelerek beş dakika sonra gelip çekim yapacaklarını, bu yüzden temsili bir menü tabağı hazırlamalarını rica etti, şefimiz gülümsedi bize, sohbeti noktaladık ve onu daha fazla meşgul etmemek için uzaklaştık.

İkinci günün değişik menülerine geçmeden önce, döküm demir tencere ve tava üretimi yapan bir firma olan Lava' nın standından bahsetmek istiyorum. 

Hiç unutmuyorum seneler önce dökme demir tencerede geleneksel italyan yemeği pişiren bir şefin programını seyrettikten sonra epey heveslenmiş, bir çok dükkan dolaştıktan sonra ünlü bir fransız markasının oldukça şık görünümlü tenceresini ciddi bir rakam ödeyerek almıştım, sonraları Lava gibi yerli üreticiler aynı kalitede ama daha ucuz dökme demir tencereler üretmeye başladılar. Özellikle uzun pişirme gerektiren bazı etlerde ve barbunya gibi baklagillerde çok iyi sonuçlar aldığım bu tencereler aynı zamanda çok da sağlıklı oluyor. 

LAVA standında döküm demir tencereler

Fransız - İtalyan tencerelerden hiç bir farkları yok, Lava tencere ve tavalarla resimli yemek tariflerini içeren küçük bir tarif kitapçığı hazırlamışlar, ayrıca indirim kuponu da verdiler, Gastro istanbul için  iyi hazırlanmışlar. 

İkinci günün menülerinden denediklerimizin çoğu küçük porsiyonlara rağmen gerek sunumlarıyla, gerek lezzetleriyle iyi olmakla birlikte aşağıda göreceğiniz  tabaklar  damaklarımızda unutulmaz tatlar bıraktı. 

Carlotta - Nohutlu KİNOA Salatası

"Kinoa"  şu anda tüm dünyada fenomen olmuş durumda, pek çok değişik şekilde kullanılıyor ama daha çok ince bulgurun  ya da kuskusun kullanıldığı yerlerde, Carlotta  bu trendi yakalamış ve başarılı bir salata yapmış. Bu arada, Migros'larda ve diğer zincirlerde de kinoa satılıyor.

Frankie - Badem ve Panko ile kaplı Karides- Shiraca sos 

Frankie  sık sık restoranlarda gördüğümüz "çıtır tavuk"  benzeri  bir çeşit "çıtır karides" yapmış, farkı değişik bir çeşit kaplama olan "panko" kullanması ve uzakdoğu kökenli sosu. Sunumu da, lezzeti de güzel. 

Vogue - Dana yanağı, buğday risotto ile.

Vogue - Sushi tabağı  

İstanbul Doors grubuna bağlı olan Vogue, pek fazla menülerde görülmeyen "dana yanağı" nı lezzetli bir risotto ile birleştirerek sundu, oğlumun da bize katılmasıyla zaten küçük olan tabak üçe bölündü ama sonuçta bizim uzak ara ile favorimiz oldu. Buğday risotto ve yaklaşık 3 satte pişen dana yanağı, üstünde karamelize havuçlar... 

Yukarıda gördüğünüz sushi tabağı ise yine Vogue tarafından uzakdoğulu sushi ustasının bizim için hazırladığı bir tabak, burada somonlu "sıcak" sunulan değişik bir versiyon vardı, yani çiğ değildi somon balığı, bu da değişik bir lezzet.

Vogue - sous chef Tuncay bey'e teşekkürler... favorimiz "dana yanağı" nın ayrıntılarını verdi güler yüzüyle.

Favori tatlı da oğlumdan geliyor: 

SuAda - çatlak çikolatalı kek ve dondurma
 sunum da güzel, tatlıcı Engin'de lezzete on numara veriyor, daha ne olsun:)

İşte 2. günün sonunda Deniz'in gözünden Arçelik Gurme istanbul. Cumartesi günü Saffet Emre Tonguç rehberliğinde yapılan boğaz turlarından birine katılacağım, ardından  "Türk Mutfağı Etkinlik Çadırı" programında Mehmet Gürs' ün saat 16:35'teki "Yeni Anadolu Mutfağı" konuşmasına yetişmeyi umuyorum.

Dostlara benden tavsiye ve hatırlatma, aç gelmeyin uyarımı tekrarlıyorum, tabaklar küçük, yemekler tadımlık...

Arçelik Gastro İstanbul  9 - 12 Mayıs  10:00 - 22:00  Küçükçiftlik Parkı, Maçka

(Giriş 10, öğrenci 5 TL)   gastroistanbul.com 

11 mayıs 3.gün programı:         15:20 - 15:55 "Osmanlı Saray Mutfağı" konuşmacı: Vedat Başaran 

                                                  15:00 - 16:00 "Refika ile Mucize lezzetler" - kolay pizza yapımı 

                                                  17:00 - 18:00 Gülhan Kara ile tatlı sohbetler 

                                                  Meyveli dondurmalı waffle ve ev yapımı limonata 

"Refikanın mutfağı" - Refika Birgül  @refikabirgul  refikaninmutfagi.com 

LAVA Metal Döküm San. Tic.A.Ş. www.lavametal.com  tel: 222 236 26 10